2 Eylül 2011 Cuma

YEREL YÖNETİMLER ÖZERKLİĞİ

   

YEREL YÖNETİMLER
YASA  TASLAĞI
ÖNERİLERİ
ÇALIŞMA RAPORU

Av.Nilay Sermi Kökkılınç      

              II


YEREL YÖNETİMLER ÖZERKLİĞİ

 Üniter Devlet yapısı içinde  Yerel Yönetimler Özerkliği İçişleri Bakanlığı yerine Türkiye Belediyeler Birliği ile sağlanabilir. Belediye mevzuatı hakkında kanunların uygulanmasına  dair yönetmelik ve genelgeler de artık İçişleri Bakanlığınca değil Türkiye Belediyeler Birliği tarafından çıkarılmalıdır.

 Türkiye Belediyeler Birliği  Yerel Yönetimlere ait bir oluşumdur. Yapısında yapılacak çalışmalarla Yerel Yönetimler daha güçlü ve özerk kılınabilir, denetimleri de daha meşru  bir zeminde yapılmış olur.  Yerel Yönetimler için  Üniter Devlet yapısı ile  uyumlu bir idari  yerel yönetim sistemi kurulmuş olur ; Mahalli İdare Birliklerinin görev ve yetki alanı bu amaca hizmet edecek şekilde genişletilebilir. Anayasanın 127/5.maddesindeki idari vesayetin kalkması ile  Mahalli İdare Birlikleri Anayasa çerçevesinde yeniden şekillenir.  Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na da uygun bir düzenleme yapılmış olur.

   Belediyelerin denetimi hakkında belediye kanununun 54.maddesinde denetim amaçları  55.maddesinde ise kapsam ve türleri  düzenlenmiştir. İç ve Dış denetimin 5018 sayılı kamu mali yönetimi ve kontrol kanunu hükümlerine göre yapılacağı, mali işlemler dışında kalan diğer idari işlemlerin hukuka uygunluk ve idarenin bütünlüğü açısından İçişleri Bakanlığı tarafından denetleneceği belirtilmiştir.   

       Mali denetim zaten 5018 sayılı kanun içeriğine göre Sayıştay tarafından yapılmaktadır. Ancak hukuki ve idari işlem denetimi İÇİŞLERİ BAKANLIĞI tarafından YAPILMAMALI  ve 4483 sayılı kamu görevlilerinin yargılanmasına dair kanun da bu yeni düzenlemeye  göre uyarlanmalıdır.

     Yerel Yönetimler Özerkliğini seçilmişler çerçevesinde değerlendirmemiz gerektiğini düşünecek olursak  Türkiye Belediyeler Birliği  İçişleri Bakanlığının hukuki ve idari denetim görevini yerine getirebilir. 

      Yerel Yönetimler ayrı bir seçimle göreve geliyor. Merkezi Yönetim de ayrı bir seçimle görev alıyor. Merkezi Yönetimin Yerel Yönetimleri denetlemesi bu nedenle Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına ve demokratik seçim sisteminin ruhuna aykırı. Sözkonusu denetim yolu , Merkezi  Yönetimin Yerel Yönetimler üzerinde  siyasi baskı aracı olarak görülebilir. Denetimlerde zaman zaman objektif kriterlerden uzaklaşılabilir. Siyasi istikrarı bozabilecek, güven bunalımı yaratacak sonuçlar doğabilir.  

     İçişleri Bakanlığı, denetim görevini ya şikayet üzerine  ya da  olağan yıllık teftişlerle yerine getirmektedir. Bakanlığa bağlı bir Mülki Müfettiş görevlendirilmekte , Müfettiş de ihtiyaç duyduğunda yine çeşitli Bakanlıklarda çalışan (Bayındırlık, Karayolları gibi )bürokratlardan bilirkişi tayin etmektedir.

    Sonuçta Müfettişin verdiği rapor  esas  alınarak   İçişleri Bakanı tarafından kamu görevlisi hakkında  soruşturma izni verilmesi ya da verilmemesi şeklinde denetim tamamlanmaktadır. Denetim Belediye Başkanı değil de daha düşük mevkide bir kamu görevlisi için ise İçişleri Bakanı yerine Mülki Amir aynı görevi yerine getirmektedir.

    Türkiye Belediyeler Birliği ve diğer Bölge Mahalli İdareler Birlikleri incelenirse Dış İşleri Komisyonundan, Hukuk İşleri Komisyonuna kadar yerel yönetimler mevzuatı ile ilgili her alanda çalışıldığı ve   bürokrat kamu görevlileriyle oluşan   bir  idari yapı içinde olduğu görülür. Hukuk Komisyonlarında İstanbul-İzmir-Ankara-Büyükşehir Belediyeleri Hukuk Müşavirleri ,Şanlıurfa Belediyesi Hukuk İşleri Müdürü gibi konusunda  uzman kamu görevlileri ile çalışır. Türkiye Belediyeler Birliğinde de Bakanlık müfettişleri gibi görev yapacak kamu personeli  çalışabilir. Bilirkişi tayin edilmesi gereken   incelemelerde de bilirkişiler Bakanlıklardan değil, Meslek Odalarından, Mahkemelerde bilirkişilik yapan uzmanlar arasından seçilebilir. Kamu görevlisi hakkında verilen inceleme raporu ise Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı tarafından soruşturma izni vermek ya da vermemek yönünde değerlendirilebilir. Kamu görevlisinin  mevkii küçüldükçe  Bölge Belediye Birlikleri denetim görevini yerine getirebilir.
      Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartının uygulanması için  kent planlamalarında da belediyelerin sözsahibi olması gerekir. İmar Planlarında hiyerarşik bir düzen vardır. En büyük olanı Merkezi Yönetim yapmaktadır. Diğer planlar da ona uygun şekillenmektedir. Bu konuda da Belediyelerin ve Sivil Toplum Örgütlerininin  katılımını sağlayacak yeni  yasal düzenlemelerle  il ve ilçe kaynaklarının değerlendirilmesinde yönetiminde  Yerel Yönetimlerin güçlendirilmesi sağlanmalıdır.